Kiraya verilen taşınmazların tahliyesi için dava açmadan ilerlemenin en etkili yollarından biri, geçerli bir tahliye taahhütnamesine dayalı olarak doğrudan icra takibi başlatmaktır. Bu yöntem; hızlı, düşük maliyetli ve net bir prosedür sunar. Ancak, hukuki alt yapısının doğru anlaşılması gerekir.
Tahliye taahhütnamesi, kiracının kiralananı belirli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak taahhüt ettiği belgedir. Taşınmaz sahibinin, bu belgeye dayanarak icra dairesinden tahliye talep etmesi mümkündür. Ancak taahhütnamenin geçerli olması için şu şartlar gereklidir:
Yazılı olmalı
Kira sözleşmesinden sonra düzenlenmiş olmalı
Belirli ve kesin bir tahliye tarihi içermeli
Kiracının bizzat imzalaması gerekir
Birden fazla kiracı varsa hepsi ayrı ayrı imzalamalıdır(Y. HGK, 1999/6-965 E., 1999/975 K.)
Noter tasdiki zorunlu değildir ancak ispat kolaylığı sağlar.
Türk Borçlar Kanunu m. 352/1:
Kiracı, kiralananı teslim aldıktan sonra yazılı olarak belirli bir tarihte tahliye edeceğini taahhüt etmişse ve bu tarihte tahliye etmezse, kiraya veren bir ay içinde dava açabilir veya icra takibi başlatabilir.
İcra ve İflas Kanunu m. 272-273:
Geçerli bir tahliye taahhüdü ile icra müdürlüğüne başvurulması hâlinde, kiracıya tahliye emri gönderilir. Bu emre 7 gün içinde itiraz edilmezse ve 15 gün içinde tahliye gerçekleşmezse, zorla tahliye işlemi yapılır.
Tahliye taahhütnamesine dayalı ilamsız tahliye takibi doğrudan icra dairesi üzerinden yürütülen bir infaz yolu olduğundan, arabuluculuk şartı aranmaz. Zira bu süreç, bir dava değil, cebri icra yoludur. Bu nedenle, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu kapsamında yer alan ve dava şartı arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklardan biri değildir.
Ancak kiracı ödeme emrine itiraz eder, uyuşmazlık sulh hukuk mahkemesine taşınmak zorunda kalırsa ve bu yargılama bir tahliye davasına dönüşürse, o aşamada dava şartı arabuluculuk gündeme gelebilir. Bu durumda da mahkemeye başvurulmadan önce arabuluculuğa başvurulması gerekir.
Tahliye tarihi gelir, kiracı boşaltmaz.
Kiraya veren, bu tarihten itibaren 1 ay içinde icra müdürlüğüne başvurur.
UYAP üzerinden "Örnek 14 Tahliye Emri" düzenlenerek kiracıya tebliğ edilir.
Kiracının 7 gün içinde itiraz hakkı vardır.
Kiracı 7 gün içinde itiraz etmezse takip kesinleşir.
15 gün içinde taşınmaz boşaltılmazsa icra müdürlüğü aracılığıyla zorla tahliye gerçekleştirilir.
İtiraz üzerine iki olasılık ortaya çıkar:
Kiraya veren icra hukuk mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılmasını talep eder.
Yargıtay 6. HD 2013/8268 E. – 2013/11198 K. kararına göre, tarih uyuşmazlığı yargılamayı gerektirdiğinden, itirazın kaldırılması talebi doğrudan incelenemez. Bu durumda kiraya veren, Sulh Hukuk Mahkemesi’nde tahliye davası açmak zorundadır.
Yargıtay 6. HD, 2013/8268 E. – 2013/11198 K.:
İmza inkâr edilmemiş olsa dahi, tahliye taahhüdündeki tarihin kiracı tarafından inkâr edilmesi halinde, bu husus yargılamayı gerektirir. Bu durumda icra mahkemesi görevli değildir.
Yargıtay 6. HD, 2015/5363 E., 2016/1143 K.:
Tahliye taahhüdü el yazısı olmasa da geçerlidir; imzalı ve sonradan verilmiş olması yeterlidir. Yenilenen kira sözleşmesi ile verilen tahliye taahhütnamesi kira kontratı ile aynı tarihi taşısa da geçerlidir.
Yargıtay İBK, 4.10.1944 Tarih, 1944/15 E., 1944/28 K.:
Tahliye taahhüdü kira sözleşmesi ile aynı tarihte verilmişse geçersizdir.
Yargıtay 6. HD, 2015/9993 E., 2016/1961 K.:
Taahhüt edilen tarihi izleyen 1 aylık süre geçtikten sonra tahliye taahhüdüne dayanılarak açılan dava süresinde değildir.
Hata | Sonuç |
---|---|
Tahliye taahhüdü kira sözleşmesiyle aynı gün verilmiş | Geçersiz |
Belirsiz tarih içeren taahhüt (örn: yıl sonunda) | Geçersiz |
İmza başka kişi tarafından atılmış | Geçersiz |
Sadece sözlü taahhüt var | Hüküm doğurmaz |
Tahliye taahhütnamesi, usulüne uygun hazırlanırsa, ev sahipleri açısından çok güçlü bir yoldur. Ancak şekil şartlarına uyulmaması hâlinde veya itiraz hâllerinde süreç uzayabilir ve mahkemeye taşınması gerekebilir.
Bu nedenle:
Belge hazırlanırken uzman desteği alınmalıdır.
İcra ve dava süreçlerinde süreler dikkatle takip edilmelidir.
Noter onayı olmasa bile tarih ve imzanın ispatına yönelik belge düzenlenmesi önerilir.
Not: Süreç boyunca profesyonel yardım almak, zaman ve hak kaybını önler.